17 Nisan 2013 Çarşamba

Rusya ve Türkiye önyargıları kaldırıyor: Rusya'nın sesi

İstanbul’da ilk Rus Kültürü Festivali başladı. 

Açılış töreni çerçevesinde ünlü Rus sanatçı İosif Kobzon herkesçe sevilen ‘Katyuşa’ ve ‘Podmoskovnıye Vechera’ (‘Podmoskovye Akşamları’) şarkılarını seslendirdi, dünyaca ünlü İgor Moiseyev Devlet Akademik Dans Ansamblesi’nin Rus halk danslarından örnekler sunduğu muhteşem konser düzenlendi.

Festival etkinlikleri Pazartesi günü İstanbul Kongre Merkezi’nde başladı. Festivalin süreceği hafta içerisinde İstanbullular ve şehrin misafirleri Rus kültürünü, onun edebiyatı, müziği, sineması, halk dansları, el sanatları yani her yönünü tanıma fırsatını yakalayacaklar.

Rusya İşbirliği Ajansı (Rossotrudnichestvo) Başkanı, Rus-Türk Toplumsal Forumu Eşbaşkanı Konstantin Kosaçev, ‘Rusya’nın Sesi’ Radyosuna verdiği röportajda festivalin Rus-Türk ilişkilerinde rölünün daha belirtilmesi gerektiğini kaydetti. Kosaçev, ‘Böyle festivaller karşılıklı ve düzenli olacağı zaman onun kilit rolünden bahsedebileceğiz. Her yolculuk ilk adım ile başlar ve bu adım bugün atıldı. Ama en önemli anın kaçırılmaması gerekiyor, kültür alanında toplumdan gelen bu talebi yakalayıp böyle etkinliklerin münkün olduğunca sık düzenlenmesi için elinden geleni mutlaka yapmalıdır. Bunu başaracağımıza eminim. Çünkü siyasi irademiz, karşılıklı isteğimiz var, sponsorlar bu gibi etkinliklere katılmaya hazırlar, ve en önemlisi iki ülkenin sivil toplumlarının böyle festivalleri ileride de düzenleme isteği var’ ifadesinde bulundu.

Festivalin resmi açılış töreninde RF Devlet Başkanı’nın Kültür Danışmanı Vladimir Tolstoy, Devlet Duması Kültür Komisyonu Başkanı Stanislav Govorukhin, Sankt Petersburg Parlamento Başkanı Vyaçeslav Makarov, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı, Rus-Türk Toplumsal Forumu Eşbaşkanı Volkan Bozkır, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Türkiye Turizm Bakanı Birinci Yardımcısı Özgür Özaslan, Rusya’nın Türkiye Büyükelçisi Vladimir İvanovski, Türkiye’nin Moskova Büyüeklçisi Aydın Sezgin dahil olmak üzere birçok Rus ve Türk misafirler hazır bulundular. Devlet Duması Başkanı Sergey Naryshkin festivalin katılımcıları ve misafirlerine video mesajıyla hitap etti.

Özgür Özaslan, ‘Rusya’nın Sesi’ne verdiği demeçte iki ülke arasındaki ilişkilerin uzun ve zengin tarihe sahip olduğunu vurguladı: ‘Son 10 yılda Türkiye ve Rusya gibi bölgesel güçlerin ilişkileri gerek siyaset gerekse turizm ve kültür alanlarında aktif ve başarılı şekilde gelişmektedir. Kültür işbirliği, bu ilişkilerin daha da ilerlemesi için çok önemli rol oynamaktadır. Bu bakımdan festival kapsamında yapılan kültür etkinliklerinin önemi gerçekten çok büyüktür’.

Resmi açılış töreninde konuşma yapan Rusya Devlet Sanatçısı Yuri Rozum, Doğu ile Batı arasında bir köprü niteliğini taşıyan İstanbul’da düzenlenen bu etkinliğe katılmaktan mutlu olduğunu dile getirdi. Onun müzik selamlaması da bir anlamda farklı kültürlerin birleşme sembolüydü. Sanatçı, Şopen, Rahmaninov ve Beethoven’in eserlerini icra etti.

Festivalin organizatörü olan Türk-Rus Kültür Vakfı Başkanı Fatih Baltacı, açılış töreninde hazır bulunanaların dikkatini festivalin sembolü olan Matruşka üzerinde Türk kültüründe önemli yer tutan lale resimlerinin yer aldığına çekerek festivalin amacı ve hedefinin kültürlerin birleşmesi ve halkların birbirini daha iyi tanıması olduğunu kaydetti.

Fatih Baltacı, ‘Halklarımızın bir sürü karşılıklı klişeleşmiş önyargıları var. Onları kaldırarak Türkiye’nin sadece turizm imkanları ile, Rusya’nın ise sırf enerji kaynakları ile zengin olmadığını göstermeyi çabalıyoruz. Rus kültürünü tanıtan, onun güzelliğini sergileyen böyle festivaller Türkiye’nin başka şehirlerinde de düzenleniyor olacak’ dedi.

Festivalin dün başlamasına rağmen katılımcıları artık Rusya ve Türkiye’de gelecek ortak kültür etkinliklerini düzenleme planlarını kuruyorlar. ‘Rusya’nın Sesi’ne verdiği röportajda Türkiye’de büyük bir edebiyat sergisinin açılacağını anlatan RF Devlet Başkanı Kültür Danışmanı Lev Tolstoy torunu Vladimir Tolstoy şunu dedi: ‘Türkiye’de Tolstoy, Çehov, Dostoyevskiy, Puşkin isimlerine, klasik edebiyat eserlerimize ilgi gösteriliyor. Kültürümüzün bu alanını gençler dahilinde herkes için daha ilgi çekici şekilde sergilemeyi düşünüyoruz şu an. Burada festival organizatörlerinin Rus kültürüne duydukları samimi sevgiyi hissediyoruz. Bizi burada ağırlayan insanlar su gibi Rusça konuşuyor, onlardan çoğu Sankt Petersburg’da öğretim gördü. İşte insanlar arasındaki bu ilişkiler, bağlar büyük umutlar ve beklentiler doğuruyor. Birbirlerimizden hoşlanıyoruz, birbirlerimize hoş bir şeyler yapmak, hediye etmek istiyoruz. Onlar bizi İstanbul’da ağırlıyorlar, biz de onları Moskova, Sankt Petersburg, Yasnaya Polyana’da kabul etmekten mutlu olacağız. İnsan ilişkileri - gelecekteki ortak ekonomik ve siyasi başarılarımızın temelidir’.

‘Rusya’nın Sesi’ne konuşan festivalin açılış törenine katılan Milliyet gazetesinin eski Moskova muhabiri Cenk Başlamış, Rus Kültürü Festivali’nin düzenlenmesinin ikili ilişkilerin gelişmesi için çok büyük önem taşıdığını ifade etti. Cenk Başlamış, ‘Rusya ile Türkiye arasındaki ilişkilerde Soğuk savaş döneminden kalan en büyük kusur ülkelerin birbirini yeterince tanımamasıydı. Bunun temelinde bir sürü siyasi nedenler yatıyordu. SSCB çöküşünden sonra Ruslar Türkiye’ye, Türkler de Rusya’ya gelmeye başladılar, insani ilişkiler kurulur oldu. Festivallerin düzenlenmesi bu ilişkileri farklı daha düzenli düzeye çıkarmaktadır’ dedi.

SSCB Halk Sanatçısı, Devlet Duması milletvekili İosif Kobzon festivalin açılışında hazır bulunanlar karşısında selamlama konuşmasını yaptı. Sonra Kobzon ‘Katyuşa’ ve ‘Podmoskovnıye Vechera’ şarkılarını seslendirirken salonda bulunanlar ona eşlik ediyordu. İosif Kobzon, ‘Rusya’nın Sesi’ne verdiği demeçte bundan önce Rus Ordusu Şarkı ve Dans Topluluğu ile beraber iki kez Türkiye’ye geldiğini, Türk izleyicilerin onda çok güzel izlenimleri bıraktığını anlattı. Kobzon, ‘Türkiye’de hem Sovyet Birliği hem de Rusya dönemine ait çeşitli şarkıları severler. ‘Podmoskovnıye Veçera’, ‘ Oçi Çernıye’ (Kara Gözler), ‘Dorogoy Dlinnoyu’ (Uzun Yol) gibi dünyaca ünlü parçalar yanısıra az bilinen, tanınmayan şarkılar da ilgi uyandırıyor. Bu çok hoş ve neşe vericidir. Rus Kültürü Festivali’nin İstanbul’da düzenlendiği çok iyidir. Festivalin karşılıklı ve düzenli şekilde yapılacağını ummuyorum. O halklarımızı yakınlaştırıp bize müzik, şarkılar, danslar, kültür yardımıyla birbirimizi daha yakından daha iyi tanımamıza imkan tanıyacak’.

İstanbul Kongre Merkezi’nde İgor Moiseyev Rus Halk Dansları Topluluğu’nun konserinden önce Moskova Devlet Kültür ve Sanatlar Üniversitesi Topluluğu Rus halk şarkılarını seslendiriyordu. Genç sanatçılarla fotoğraf çekmek isteyenler uzun sıralar oluşturdular. Birkaç bin insan dünyaca ünlü İgor Moiseev Ansamblesi’nin Rus halk danslarından örneklerini izlemek için Kongre Merkezi’nde bir araya geldi. Topluluğun kart viziti olan ‘Partizany’, ‘Leto’, ‘Skomaroşiye İgrişa’, ‘Venzelya’ adlı Rus halk dansları izleyiciler tarafından ‘bravo’ çığlıklarıyla karşılandı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder